Tacettin ŞİMŞEK

20 Nisan 1961 yılında Gümüşhane’nin Torul Altınpınar Beldesinde doğdu. İlk ve ortaokulu Torul’da okudu. Konya İvriz Öğretmen Lisesi ve Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. Tacettin ŞimşekSiirt-Eruh Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olarak görev yaptı. 1990’da Atatürk Üniversitesi Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi’ne Araştırma Görevlisi olarak girdi. Fedaî Dede’nin Mantıkul-Esrar’ı üzerine yaptığı tenkitli metin ve inceleme çalışmasıyla yüksek lisansını (1993), Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Hayatı ve Şiiri konulu çalışmasıyla doktorasını tamamladı (1999). Aynı fakültenin Türkçe Eğitimi Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.

Akademik araştırmaları ve makaleleri yanında şiir, hikâye, deneme, tiyatro gibi türlerle ilgilendi. Çocuklar için şiir, hikâye, oyun ve masallar yazdı. Şiir ve yazıları Köprü, Zafer, Türk Edebiyatı, Doğuş Edebiyat, İlyaz, Mina, Yedi İklim, Hece, Karçiçeği, Palandöken, Taşra, Sühan, Harşit, Beyazdoğu, Cümle gibi dergilerde yayımlandı.

Ahmet Mithat Efendi’nin Felâtun Bey ile Râkım Efendi, Samipaşazâde Sezaî’nin Sergüzeşt, Mehmed Murad’ın Turfanda mı yoksa Turfa mı? adlı romanlarını aslına uygun olarak yayına hazırladı. “Türkçem Eyvah!” adlı tiyatro eseriyle 2004’te Türk Dil Kurumu Onur Ödülü kazandı. Çocuk Edebiyatı, İlköğretimde Drama, Teoriden Uygulamaya Okul Tiyatrosu, Eylülce (Şiir) yayımlanmış kitaplarından birkaçı.

YAYLA YÜREKLİ ÇOCUKLAR

Biz yayla yürekli çocuklardık
Hani turnalar geçse üstümüzden
Bağrımız çayır çimen
Bir Harşit vardı sevdamızı bilen
Bir biz vardık
Biz yayla yürekli çocuklardık

Harşit’in yanı başında bir yerde
Düşlerimizden saraylar kurardık
Can eriği gözlerle elma bahçelerinde
Harşit’in sularına baktıkça biz
Biz yayla yürekli çocuklardık
Ufkumuzdan uçup geçen ne varsa

Kuşlar mı bulutlar mı
Sorardık uzaklardan haber var mı
El sallardık
Erzurumlara Almanyalara
Çocuksu selamlar yollardık
Biz yayla yürekli çocuklardık

Bizim tarihçemiz Harşit’te akar
Bizim gönül haritamızda Harşit
Bir gün uyanıverdik gençlik uykularından
Oysa biz bir zamanlar
Harşit’le körebe oynardık
Biz yayla yürekli çocuklardık

Orda hala göz bebeği bir şehir
Harşit sularına bakar avunur
Bir uyur bir uyanık
Burada biz
Harşit sularına delice âşık
Say ki yeni yeni farkına vardık
Biz yayla yürekli çocuklardık

KARANFİL KASİDESİ

Hani savrulup gelse ellerinden
Yağmurlu biraz tenha
Bir söz mevsimi daha
Ne can yakıcı şiirler söylenir
Gözündeki nem için

Sözün ince sarrafları saklanmış
Oysa ne özge çağlar tanıdık biz
Gündüzleri Tanpınar
Akşamları Haşim’di
Yepyeni bir dil kurmalıyım şimdi
İçimde kaynayan cehennem için

Üç oda bir evim var
Bir gözünde bölünmüş bir dolunay
Bir gözünde gül redifli bir çocuk
Bir gözünde karanfil şarkıları
Varsın rüya desinler
Üç gözlü hanem için

Hiç kimse alınmasın
Gücenmesin hiç kimse
Bu karanfil şefkatin milâdına
Bu karanfil acılar anıtına
Bu karanfil sevgili annem için

ŞEHRİ ONARMAYA GELDİK EFENDİM

Bir adım vardı benim
Irmakları şahlandıran bir atım
Denizden uzak düştüm
Issız bir ay akşamında uyandım
Denize yakın gittim
Büsbütün yaralandım
Derle beni sevdiğim
Çağa dönük sancılarım örtülsün

Bir sözüm vardı benim
Yeryüzünü türküleyen bir sesim
Özsularım akardı
Gözümün gözesinden
Defterimde bin resim
Dudağımda bir isim
Haydi güle dönelim
Yer gök yine gül dalıyla tartılsın

İçimizin bohçası bir açılsa
Dört yanımız dört bahar
Toprağı emzirmek bizim işimiz
Kendi pınarımızdan
Gülün geçmişinde geleceğimiz
Gülün geleceğinde geçmişimiz
Şehri onarmaya geldik efendim
Şiirler dökelim şehir kurtulsun

SAFÂ GELDİN

Safâ geldin evime tenha vakit
Be hey mübarek hüzün
Boyun borcum
Gönül harcım
Şiir burcum
Merhaba

Kandır beni yeniden
Hırka kasidesine döndür beni
Giydirip kuşatıp bir ikindiyi
Adına and içilen zamanlardan geçirip
Akşamlardan geçirip
Utandır beni
Doğru sabahlara uyandır beni

Âsiyim böyle biraz
Çağımla kalmadı alış verişim
Sınırlı avunmalar
Onurlu savunmalar kurmadayım
Cür’et bu ya
Bir de sözün gezginiyim üstelik
Olmazlara gönül yormaktır işim

Safâ geldin evime tenha vakit
Be hey mübarek hüzün
Boyun borcum
Gönül harcım
Şiir burcum
Merhaba

İlgili Makaleler

41 Yorum

  1. sevgili hocam belkı mekan olarak uzaktayız ama yüreğimiz hep sizinle..DOGUM GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN!!!ŞİİR TADINDA BİR ÖMÜR DİLEĞİYLE!!!

  2. tacettin şimşek geçen sene necmettn karaduman ilköğretim okuluna bizim sınıfımıza gelmişti..bizim hocamızın hocası olur..türkçe öğretmenimizin adı özlem acar..çok tatlı biri ve kendininde dediği gibi içindeki çocuk ruhunu yaşına rağmen hala öldremeyeblerden…2 haziranda göğüs hastanesi konferan salonunda yapılacak olan şiir dinletimize katılrısanız çok memnun olacağız..sizin şiirinizde okunan şiirler arasında yer alıyor..-erzurum__

  3. SAFÂ GELDİN

    Safâ geldin evime tenha vakit
    Be hey mübarek hüzün
    Boyun borcum
    Gönül harcım
    Şiir burcum
    Merhaba

    Kandır beni yeniden
    Hırka kasidesine döndür beni
    Giydirip kuşatıp bir ikindiyi
    Adına and içilen zamanlardan geçirip
    Akşamlardan geçirip
    Utandır beni
    Doğru sabahlara uyandır beni

    Âsiyim böyle biraz
    Çağımla kalmadı alış verişim
    Sınırlı avunmalar
    Onurlu savunmalar kurmadayım
    Cür’et bu ya
    Bir de sözün gezginiyim üstelik
    Olmazlara gönül yormaktır işim

    Safâ geldin evime tenha vakit
    Be hey mübarek hüzün
    Boyun borcum
    Gönül harcım
    Şiir burcum
    Merhaba

  4. yeşil gözlü kardan adamı çok begendim bugün türkçe dersinde işledik çokta keyif aldım

  5. arkadaşım tacettine selamlar.ben erzicanda okurken sınıf arkadaşımdı.başarılarının devamını dilerim

  6. Üniversitemize gelmişti…Kıymeti bilinesi hocalardan..Gururla okuyorum şiirlerini..

  7. YAYLA YÜREKLİ ÇOCUKLAR
    Biz yayla yürekli çocuklardık
    Hani turnalar geçse üstümüzden
    Bağrımız çayır çimen
    Bir Harşit vardı sevdamızı bilen
    Bir biz vardık
    Biz yayla yürekli çocuklardık
    Harşit’in yanı başında bir yerde
    Düşlerimizden saraylar kurardık
    Can eriği gözlerle elma bahçelerinde
    Harşit’in sularına baktıkça biz
    Biz yayla yürekli çocuklardık
    Ufkumuzdan uçup geçen ne varsa
    Kuşlar mı bulutlar mı
    Sorardık uzaklardan haber var mı
    El sallardık
    Erzurumlara Almanyalara
    Çocuksu selamlar yollardık
    Biz yayla yürekli çocuklardık
    Bizim tarihçemiz Harşit’te akar
    Bizim gönül haritamızda Harşit
    Bir gün uyanıverdik gençlik uykularından
    Oysa biz bir zamanlar
    Harşit’le körebe oynardık
    Biz yayla yürekli çocuklardık
    Orda hala göz bebeği bir şehir
    Harşit sularına bakar avunur
    Bir uyur bir uyanık
    Burada biz
    Harşit sularına delice âşık
    Say ki yeni yeni farkına vardık
    Biz yayla yürekli çocuklardık

  8. ÇOK YARDIMCI OLDU
    KARANFİL KASİDESİ

    Hani savrulup gelse ellerinden
    Yağmurlu biraz tenha
    Bir söz mevsimi daha
    Ne can yakıcı şiirler söylenir
    Gözündeki nem için
    Sözün ince sarrafları saklanmış
    Oysa ne özge çağlar tanıdık biz
    Gündüzleri Tanpınar
    Akşamları Haşim’di
    Yepyeni bir dil kurmalıyım şimdi
    İçimde kaynayan cehennem için
    Üç oda bir evim var
    Bir gözünde bölünmüş bir dolunay
    Bir gözünde gül redifli bir çocuk
    Bir gözünde karanfil şarkıları
    Varsın rüya desinler
    Üç gözlü hanem için
    Hiç kimse alınmasın
    Gücenmesin hiç kimse
    Bu karanfil şefkatin milâdına
    Bu karanfil acılar anıtına
    Bu karanfil sevgili annem için

  9. klardık
    KARANFİL KASİDESİ
    Hani savrulup gelse ellerinden
    Yağmurlu biraz tenha
    Bir söz mevsimi daha
    Ne can yakıcı şiirler söylenir
    Gözündeki nem için
    Sözün ince sarrafları saklanmış
    Oysa ne özge çağlar tanıdık biz
    Gündüzleri Tanpınar
    Akşamları Haşim’di
    Yepyeni bir dil kurmalıyım şimdi
    İçimde kaynayan cehennem için
    Üç oda bir evim var
    Bir gözünde bölünmüş bir dolunay
    Bir gözünde gül redifli bir çocuk
    Bir gözünde karanfil şarkıları
    Varsın rüya desinler
    Üç gözlü hanem için
    Hiç kimse alınmasın
    Gücenmesin hiç kimse
    Bu karanfil şefkatin milâdına
    Bu karanfil acılar anıtına
    Bu karanfil sevgili annem için

  10. Tacettin ŞİMŞEK

    20 Nisan 1961 yılında Gümüşhane’nin Torul Altınpınar Beldesinde doğdu. İlk ve ortaokulu Torul’da okudu. Konya İvriz Öğretmen Lisesi ve Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü bitirdi. Siirt-Eruh Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olarak görev yaptı. 1990’da Atatürk Üniversitesi Kâzım Karabekir Eğitim Fakültesi’ne Araştırma Görevlisi olarak girdi. Fedaî Dede’nin Mantıkul-Esrar’ı üzerine yaptığı tenkitli metin ve inceleme çalışmasıyla yüksek lisansını (1993), Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın Hayatı ve Şiiri konulu çalışmasıyla doktorasını tamamladı (1999). Aynı fakültenin Türkçe Eğitimi Bölümünde öğretim üyesi olarak çalışmaktadır.
    Akademik araştırmaları ve makaleleri yanında şiir, hikâye, deneme, tiyatro gibi türlerle ilgilendi. Çocuklar için şiir, hikâye, oyun ve masallar yazdı. Şiir ve yazıları Köprü, Zafer, Türk Edebiyatı, Doğuş Edebiyat, İlyaz, Mina, Yedi İklim, Hece, Karçiçeği, Palandöken, Taşra, Sühan, Harşit, Beyazdoğu, Cümle gibi dergilerde yayımlandı.
    Ahmet Mithat Efendi’nin Felâtun Bey ile Râkım Efendi, Samipaşazâde Sezaî’nin Sergüzeşt, Mehmed Murad’ın Turfanda mı yoksa Turfa mı? adlı romanlarını aslına uygun olarak yayına hazırladı. “Türkçem Eyvah!” adlı tiyatro eseriyle 2004’te Türk Dil Kurumu Onur Ödülü kazandı. Çocuk Edebiyatı, İlköğretimde Drama, Teoriden Uygulamaya Okul Tiyatrosu, Eylülce (Şiir) yayımlanmış kitaplarından birkaçı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu